TÜBİTAK hidrojenli arabaları yarıştıracak

Alternatif ve temiz enerji kaynakları konusunda toplumsal farkındalık yaratmak için iki yıldır güneş enerjisiyle çalışan arabalar yarışması düzenleyen TÜBİTAK, bu kez hidrojen arabalarını yarıştıracak.TÜBİTAK yetkililerinden alınan bilgiye göre, Kurum, güneş arabaları yarışı ''Formula G'' ile başlattığı ''gençlere bilgilerini ürüne dönüştürme becerisi kazandırma'' girişimini, hidrojen enerjisi alanına genişletecek. Bu kapsamda gelecek yıl ''Hidromobil 07'' adıyla ilk hidrojen arabaları yarışı gerçekleştirilecek. Dünyada güneş enerjisi gibi, hidrojen enerjisinin de araştırma ve deney aşamasında olduğunu dikkate alan TÜBİTAK, Türk araştırmacılarının başarılı ürünler ortaya koyarak, Türkiye'nin bu alanda öncü ülkeler arasında yer almasını hedefliyor. Formula G yarışlarıyla birlikte gerçekleştirilmesi planlanan Hidromobil 07'nin, Ankara ya da İzmir'de yapılması öngörülüyor.
Yarış 2-2,5 kilometre uzunluktaki pistte düzenlenecek. Yarışma için son başvuru tarihi, 31 Aralık 2006 olarak belirlendi. Ancak şimdiden çeşitli üniversitelerden 22 takım katılım başvurusu yaptı. Yarışmaya katılacak araçlar en az 150, en fazla 350 kilogram ağırlığında olacak. Araçların elektrik motorlarına enerji, yakıt pili sisteminden ve bataryalardan sağlanacak ve yakıt pillerindeki hidrojen tüplerde depolanacak. Araçların menzili, en az 100 kilometre olacak.

Hoşgeldin Ramazan

Karacaoğlan

Evvel sen de yücelerden uçarın,
Enginlere indin mi gönül.
Derya deniz dağ taş demez geçerdin,
Karadan menzilin aldın mı gönül.

Yiğitliğim elden gitti yel gibi,
Damağımda tadı kaldı bal gibi,
Hoyrat eli değmiş gonca gül gibi,
Bozulmuş bağlara döndünmü gönül.

Hastalandın yatağını istersin,
Kadir Mevlam sağlığını versin,
Cennet-i Âla'dan bir köşk isteresin,
Boynunun farzını kıldın mı gönül.

Karac'oğlan der ki söyle sözünü,
Hakka teslim eyle kendi özünü,
El içinde karalama yüzünü,
Yolun doğrusunu buldun mu gönül.

Kuzey Kutbu'nda 9 ayda Türkiye kadar buzul eridi!

Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi’nin (NASA) araştırmalarına göre, Kuzey Kutbu’ndaki buzullar eskisinden daha hızlı eriyor.NASA’nın 2004 ve 2005 uydu verilerine göre, Kuzey Kutbu’nun tüm yıl boyunca kalan kalın daimi buzulları yüzde 14 oranında azaldı. NASA uzmanları, bunun Türkiye’nin yüzölçümü kadar bir buzul kitlesinin Kuzey Kutbu’nda erimesi anlamına geldiğini belirtiyorlar.Son 20-30 yıldır Kuzey Kutbu’nda eriyen yaz buzul oranının da yılda yüzde 0,7 olduğunu belirten bilim adamları, bu etkili erimenin kısmen 2005’teki alışılmamış rüzgarlardan ya da Kuzey Kutbu’nun sıcaklığının yükselmesinden kaynaklanmış olabileceğini kaydediyorlar. Kuzey Kutbu, Yerküre’nin diğer bölgelerine oranla iki kat fazla ısınıyor. Kuzey Kutbu’nun ince buzullarla kaplı bölümü ile daimi buzullarının endişe verici düzeyde eridiğini ve dünya ile okyanusun hassas ekosistemini etkileyeceğini gösteren bu araştırma, Geophysical Research Letters dergisinde de yayımlandı. NASA’nın Eylül 2005’teki uydu fotoğraflarına göre, ilk uydu kayıtlarının alınmaya başlandığı 1978’den bu yana en ince buzul örtüsü kaydedilirken, 3 metre kalınlığa varan daimi buzul örtüsünün de önemli ölçüde azaldığı tespit edildi.

Sesli Şiir: Sakarya Türküsü

powered by ODEO

En Güzel İlahiler-2

Semaver-Hafiz Murat
Asiklarin Eglencesi-Fatih Koca
Aska Dusen Pervaneyim-Hafiz Murat
Gulezer
Varya-Dr.Yakup Ziya Genc
Dilek-Dr Yakup Ziya Genc
Gulum Sari Guldur-Mustafa Alagoz
Matem Ayi-Murat Belet

ADSL, 2007'de 10 kat hızlı olacak:

Hızlı internet erişimi için yatırımlarına devam eden Türk Telekom, yeni projesiyle 2007'de ADSL'yi tam 10 kat hızlandıracak. Türk Telekom Genel Müdürü Paul Doany'nin açıklamaları:

Türk Telekom şu anda üst limiti 2 Mbit olan ADSL (hızlı internet erişimi) bağlantı hızını önümüzdeki yıl yapacağı fiberoptik kablo yatırımının ardından 20 Mbit seviyesine çıkarmaya hazırlanıyor.
Türk Telekom Genel Müdürü Paul Doany, ADSL bağlantısı için kullanılan mevcut bakır kabloların 2 Mbit bağlantı hızına imkân verdiğini, bundan fazla hız kapasitesinde ADSL'nin verimli çalışmadığını hatırlatarak, önümüzdeki yıl yapacakları fiberoptik kablo yatırımının ardından, 20 Mbit hız seviyesine ulaşılacağını açıkladı.

Paralel hat geliyor...
Doany, yapacakları yatırımın öncelikle büyük şehirlerden başlayacağını ardından da 2007 yılı sonunda tüm Türkiye'yi kapsayacağını bildirdi. ADSL için kullanılan eski bakır kabloları söküp fiberoptik kablo ile değiştirmenin hem hizmetin aksaması hem de maliyet yüksekliği nedeniyle tercih edilmeyeceğini söyleyen Paul Doany, bunun için bakır hatta pararel fiberoptik kablo yatırımı yapılacağını sözlerine ekledi.

Fiberoptik kabloların kullanılma gerekçesi ise, mesafe arttıkça bakırda hız kaybı yaşanıyor olması ve verimli internet erişiminin sağlanamaması. Fiberoptik kablo sayesinde veri kaybı ortadan kalkıyor ve 20 Mbit hatta daha hızlı erişim sağlanabiliyor.

Google'a rakip geliyor

Yazılım devi Microsoft firması, güncelleyip ismini değiştirdiği kişiselleştirilebilen arama motoru ''Windows Live Search''ü, başlatmayı planlıyor.

Microsoft firmasının halen internet üzerindeki arama motoru ''MSN Search'' yerine geçecek olan ''Windows Live Search'', aylardır sürdürülen beta test yayınının ardından faaliyete geçecek ve 23 dili kapsayacak.
Ocak ayında yüzde 11 olan Microsoft'un arama motoru alanındaki pazar payı, Temmuz ayında Google ve Yahoo'nun arkasında yüzde 9,6 ile 3. sıraya inmişti.
Microsoft firması, bugün ayrıca ABD ve İngiltere'de ''Live Local Search'' adlı yerel arama motorunu da resmen hizmete sokmayı planlıyor. Yine bir süredir test yayınında olan bu adresten kapsamlı harita hizmeti verilecek.

Amerika'nın dünyası

İnternette Amerika'nın dünyayı nasıl gördüğünü espirili bir şekilde anlatan bir harita buldum işte:

Kapadokyaya Turist Akını

Kapadokya'yı sekiz ayda 1 milyon 212 bin turist ziyaret etti

Nevşehir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü yetkilileri, peribacaları ve kayadan oyma dinsel merkezleriyle dünyanın en önemli kültür ve turizm merkezlerinden biri olan Kapadokya bölgesini 1 milyon 212 yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiğini açıkladı. Turistlerin ziyaretine açık bulundurulan başta Göreme Açıkhava Müzesi olmak üzere, Zelve Ören Yeri, Açıksaray Harabeleri, Paşabağları, Hacıbektaş Müzesi, Çavuşin, St.Jean, Karanlık ve El Nazar Kiliseleri ile Derinkuyu, Kaymaklı ve Tatların yer altı şehirlerini ilk sekiz ayda 716 bin 483 yerli, 495 bin 783 yabancı turist gezdi.Kapadokya bölgesini geçtiğimiz yılın aynı döneminde ise 740 bin 804'ü yerli olmak üzere toplam 1 milyon 314 bin 60 turist ziyaret etmişti.Pers dilinde, 'güzel atlar ülkesi' olarak da anılan Kapadokya, at turlarıyla yerli ve yabancı turistlerin tercihi olmayı da sürdürüyor.Kapadokya'da tur firmaları, deve, bisiklet, motosiklet turlarına alternatif olarak at turları da düzenliyor.

Pusu

Geleceğin yönetmenlerinden güzel bir video.

Saçların

Saçlarin omuzlarindan aksin
Mermer üzerinden geçen su gibi
Içinde ezgin bir his duyacaksin
Yaz vaktinin gündüz uykusu gibi

Saç tel tel örtüler hep tül tül düser
Gözünün degdigi yere gül düser
Sonunda sana da bir gönül düser
Gönlümün simdiki duygusu gibi

Dillerde dökülüp sayilir saçin
Sicak nefeslerle bayilir saçin
Bir tütsüdür kalbe yayilir saçin
Kararan gözlerin bugusu gibi

Necip Fazil Kisakürek

Yahyalı'dan Resimler

TV'lerdeki yeni para tuzağına DİKKAT !!!

TV’de para tuzakları!.. Son zamanlarda, özellikle bazı bölgesel TV kanallarının gece yayınları dikkâtinizi çekiyor mu?.. Her birinde sürekli değişen ve hiç susmadan abuk sabuk konuşmaya yönlendirilmiş ve kurulmuş bir sürü genç bayan sunucu. Her gece farklı bir kanalda telefon bağlantısı kurulması şartıyla para ödüllü -güya- yarışma programları. Kimi geceler bir resmin içinde ‘yok kaç adet üçgen var’, bir başka kanalda ve gene aynı saâtlerde gene bir başka sunucu ve bir başka resim, ‘yok içinde kaç adet kare var?’ türünden yarışma programları.Efendim, o resmin içinde kaç adet kare ya da üçgen olduğunu tespit ettiyseniz sıra gelir telefonla ekrandaki numarayı çevirmeye. Çevir Allah çevir, bir türlü canlı yayına ulaşamazsınız çünkü sunucunun yönlendirmesi şudur, ne kadar çok çevirirseniz şansınız o kadar artacaktır. Çevirdiğiniz telefonun öbür ucundaysa ses kaydı önceden alınmış bir bayan var. Size basit bir soru sorar ve çok seri bir şekilde bir tuşa basmanızı ister ama sonuç, ne kadar seri olursanız olun başarısızdır. Dijital ses tekrar devrededir “Sorumuza en hızlı cevap verenler arasında daha fazla ara, şansını arttır.” Bir araştırma yapıyorum ve görüyorum ki, bu telefon tuzaklarına kapılıp da telefon faturasına bu yüzden en az elli YTL yansıyan nice insan kümesi var. Telefonla yayına ulaştınız diyelim -ki bu arada telefon faturanıza kim bilir kaç para yazdı- doğru rakamı ya da cevabı söylemeniz gerekli. Tabii ki uzun aramalardan ve turlardan sonra hâliyle cevabı ancak bir kişi biliyor ve kazandığı para sadece üç yüz YTL civarında. Son aşama ise bu kişi üzerine odaklanıyor. Yedi soru var ve beş tanesini bilmeniz gerekli. Sunucu yardım etmesine rağmen size verilen kırk beş saniyede cevapları bilmeniz ise neredeyse imkânsıza yakın. Bilmiş olursanız yedi bin YTL’in sahibi oluyorsunuz ki bugüne kadar kazananına rastlamadım. Bugünlerde de üçgenler kareler yerine kelime türetmeler peyda oldu, aman dikkâtli olun!..

AIDS için İranlılardan yeni ilaç

İranlı bilim adamlarını, ölümcül AIDS hastalığının tedavisinde kullanılacak yeni bir ilaç bulduklarını iddia etti.İlacı bulduğu iddia edilen araştırma grubundan Doktor Fereydun Mahbudi, Keyhan gazetesine yaptığı açıklamada, İranlı bilim adamları tarafından bulunan ilacın, AIDS hastalığına karşı vücudun direncini artırdığını söyledi. Bitkisel temelde üretilen ilaçta nanoteknoloji kullanılarak bazı değişiklikler yapıldığını ifade eden Dr. Mahbudi, ilacın vücuttaki savunma hücrelerini hareketlendirip sayılarını artırarak, vücudu HIV virüsüne karşı daha dirençli bir hale getirdiğini kaydetti. Yeni ilacın, Sağlık Bakanı Kamran Bakeri Lenkarani tarafından basın toplantısıyla açıklanacağı kaydedildi. Resmi rakamlara göre 13 bin 357 AIDS vakasının bulunduğu İran'da gerçek rakamın çok daha yüksek olduğu ifade ediliyor.

A.Ali YILDIRIM

Taekwondo'cularımız üçüncü oldu

Başkent Seul'de düzenlenen ve 57 ülkeden yaklaşık 600'ün üzerinde sporcunun katıldığı şampiyonada, takım değerlendirmeleri sonucu Türkiye, genel klasmanda 3. sırada yer aldı. Genel klasmanda birinciliği evsahibi Güney Kore, ikinciliği ise İran elde etti.
Rabia Kım, Özlem Tümay ve Selin Şengül'den oluşan 14-35 yaş arası bayan senkron takımı da ikinciliği aldı. 14-35 yaş grubu ikili takım müsabakalarında ise Mevlüd Pekcan ve Elif Soytürk 3. oldular.
Şampiyonanın 2. gününde Türk sporcuların elde ettiği dereceler ve kategorileri şöyle:

2-Nesibe Altun (31-40 yaş arası bayanlar bireysel kategori)
4-Mustafa Yılmaz (büyük erkekler 41 yaş üzeri)
4-Temel Alper (büyük erkekler 31-41 yaş arası)
4-Fazlı Karışık (genç erkekler 14-18 yaş arası)
4-Sevgican Yalçın (büyük bayanlar 51 yaş üzeri)

Sporcularımızla gurur duyarız

Elvan'ın Hemşerisi

Yasa dışı yollarla İstanbul'a gelen Etiyopyalı Meryem Tanga; Etiyopya'da bir efsane haline gelen Elvan Abeylegesse'nin yolundan gitmek istiyor.
Ülkesinde 17 yaş altı milli takımının formasını giymişti. Ve 5 bin ve 10 bin metrelerde iyi dercelere sahipti. Her kış ülkesine gelen Elvan'ı antreman yaparken uzaktan izler hep onun gibi olmayı düşlerdi. Neden bu kadar tehlikeli yollardan Türkiye'ye geldiği sorulduğunda şöyle anlatıyor:

Para kazanamıyorduk

"Ben Etiyopya’da dağlarda koşan onbinlerce garip atletten biriydim. Bizi yıllarca boyunlarımıza taktıkları madalyalarla avuttular. Kazandığımız para karnımızı doyurmaya ancak yetiyordu. Benim ülkemde bol parayı, bir şekilde Avrupa ya da Amerika’ya gidebilen atletler gördü. Elvan Türkiye’ye giderken kimsenin ruhu bile duymamıştı. Ama ne zamanki, uluslararası alanda sesini duyurup, dünya rekoru kırdı, işte o zaman Etiyopya’da dikkat çekti.

Benim bu kadar riski göze almamın tek bir nedeni var... Ben Türkiye’ye Elvan olmaya geldim. Elvan’ın antrenörü Ertan Hatipoğlu’nu Etiyopya halkı çok iyi tanıyor. Etiyopyalılar onu, Etiyopyalı bir kıza uluslararası başarılar kazandırdığı için çok seviyorlar. Ancak, Elvan’ı Etiyopya’dan kopardığı için bir o kadar da kızıyorlar. Lütfen beni Ertan Hatipoğlu’na götürün. O insan beni ikinci bir Elvan olarak bir yıldız yapacaktır. Ben buna inanıyorum. Ama Türkiye’de kimse benimle ilgilenmezse, şansımı Almanya’da deneyeceğim."

Kimseyi mahcup etmem

Yeni bir yazar

Herkese Selam
Kadromuza yeni bir yazar eklendi. Bundan sonra beraber sizler için çalışacağız. İşte aşağıdaki yazıya o muhterem zat yazdı.

herkese merhaba

Bu siteye yazar olarak bulunmaktan gurur duyuyoum.Güzel yazı , fıkra ve makalelerle yine hep beraber olacağız. Tekrar görüşmek dilegiyle...

A.ALİ YILDIRIM

alinindosyasi@gmail.com

Kandililiniz Kutlu Olsun

Üç Minare Destek

Üç Minareye destek olmak isteyenler için destek resimleri oluşturdum. İsteyenler sitesine koyabilir:



<a href="http://ucminare.blogspot.com/">
<IMG SRC="http://www.eggdisk.com/files/11640_seie4/destekUcMin.gif" BORDER="0" ALT="Üç Minare"></a><br>



<a href="http://ucminare.blogspot.com/">
<IMG SRC="http://www.eggdisk.com/files/11641_rkv6d/destekUcMin2.gif" BORDER="0" ALT="Üç Minare"></a><br>



<a href="http://ucminare.blogspot.com/">
<IMG SRC="http://www.eggdisk.com/files/11642_xyetl/destekUcMin3.gif" BORDER="0" ALT="Üç Minare"></a><br>



<a href="http://ucminare.blogspot.com/">
<IMG SRC="http://www.eggdisk.com/files/11643_kruxl/destekUcMin4.gif" BORDER="0" ALT="Üç Minare"></a><br>




<a href="http://ucminare.blogspot.com">
<IMG SRC="http://www.eggdisk.com/files/11644_qvk4i/destekUcMin5.gif" BORDER=”0″ ALT="Üç Minare"></a><br>

Beynimizin Yalnızca %10'unu kullandığımız söylenceymiş

Bu söylentinin kaynağı yaklaşık bir asır öncesine, içlerinde Eistein'ın da bulunduğu bazı bilim insalarının söylem ve bulgularının yanlış yorumlayıp çarpıtılmasına dayanıyor. Şimdi bilim adamları bunun söylenceden ibaret olduğunu belirtiyor ve ispatlar sunuyorlar. bu iddianın ardındaki somut gerçeklik, sinirler bazında, incelecek olursa her 10 sinir hücresinden birini kullandığımız anlamına geliyor ki, bu da fizyolojik açıdan mümkün değilir. Çünkü sinir hücreleri herhengi bir uyarıcı lmadıklarınd dejenere olarak işlevlerini yitiriyorlar.
Daha fazla bilgi için

Greyfurt Suyu İlaçlarla İçilmez

Greyfurt suyu içeriğindeki çeşitli maddeler sebebiyle vücutta ilaçların yıkımından sorumlu bir enzimi inhibe ediyor. Bu sebeple bu enzimle yıkılan ilaçlar kanda daha yüksek seviyelere ulaşıyor ve daha uzun süre etkisini devam ettiriyor.

Bu yüzden ilaçlarla ve ilaçlardan önce greyfurt suyu içilmemelidir. Dikkatli Olalım
Tıp litaratüründe araştırmak için www.pubmed.com adresinde (grapefruit medicine) anahatlarıyla arama yapabilirsiniz.

Güzel Günler

Çalışıyorsunuz, Eylül'de geldi, sonbaharın kasvetli havaları çok
yakında, okullar açıldı açılacak ve hala bir tatil kaçamağı yapamadım
diyorsanız işte size enfes bir hafta sonu haberi.
9 ve 10 Eylül günlerinde tüm yurtta enfes bir hava sizleri bekliyor.
Fazla lafa gerek yok her yöne 8 Eylül Cuma gününden başlayarak
rahatlıkla gidebilir ve yağmur çamur okul dertleri başlamadan kısa bir
kaçamak planlıyabilirsiniz.
Geceleri iç bölgelerde en düşük 18, kıyılarda 20-22 dereceler, gündüz
vakti de 26-28 derecelik, çok hafif esintili enfes bol güneşli pırıl
pırıl iki gün. Balık sezonu da başladı, artık restoranlarda dalyan
balığı deniz balığı safsatası da yok!

Fırınlık hava sadece GAP'ta.

Görünce yazayım istedim.

Saygılarımla,

Cemal Saydam

Belleğinden şikayetçiye "Elma"

Elma ve elma suyu, araştırmacılara göre bebek ve çocuklar kadar yaşlılarında diyetlerine mutlaka katılması gereken ürünler. Elma ürünlerinin beyin işlevlerini, özelllikle de bellekle ilgili olanlarını, canlandırıcı ve arttırıcı gücü olduğunu belirttiler. Araştırmaya göre elma suyu, sinir hücreleri arasında bağlantıyı ve bilgi akışını saylayan 'asetilkolin' adı verilen sinirsel iletecin üretimini arttırıyor. Bu bağlantılar sadece beyin işleyişi ile ilgili değil bütün vücüdümüz için önemli. Farelerde yaptıkları deneylerle Alzheimer hastalığı için iyi geldiğini ve bu hastaların reçetelerine elma ve elma suyunun ekleneceği günün çok uzak olmadığını söylüyorlar.

Kadınlar 3 kat daha çok konuşuyor.

ABD’de yapılan bilimsel araştırmada kadınların günde 20 bin sözcük kullandığı, erkeklerin ise 7 bin sözcükle 'yetindiği' ortaya çıktı. Araştırmada kadınların erkeklerden neden daha çok konuştuğu belirlendi.

ABD’li nörolog Louann Brizendine tarafından yapılan araştırmada kadınların beyninde, özellikle duygu ve hafızadan sorumlu sinir hücrelerinin erkeklerden yüzde 11 daha fazla olduğu saptandı. Kadınların çok konuşmasının nedeni, işte bu hücer fazlalığı.

Aksu Vadisi Yüryüşü

Yahyalı'da oturduğumu söylemiştim. Aladağlar'a Aksu vadisini yürümek için gittik. Sizin için bu yürüyüşü anlatan bir dosya hazırladım:
Aksu Vadisi Yürüyüşü(htm)
Aksu Vadisi Yürüyüşü(pdf)
Not: Çoğunlukla resimden oluştuğu için htm'nin yüklenmesi zaman alabilir. Pdf dosyasını indirebilirsiniz.

İnsan beyni yeni sinir hücresi üretebiliyor

ABD'de Buck Yaşlılık Araştırmaları Enstitüsü bilim adamları beytinin inmelerden sonra yeni sinir hücresi ürettiğini tespit ettiler. Araştırma sonuçlarına göre, insan beyni beyin kanaması gibi özel durumlarda hasarı telefi etmek istercesine yeni sinir hücresi üretiyor. Araştırmacılar inme sonucu hayatını kaybeden hastaların beyninde yaptıkları incelemede yeni oluşmuş sinir hücreleri buldu. Yeni sinir hücrelerinin kan damarları etrafında yoğunlaştığı bildirildi.
Zaman

Veda Sohbeti

Muhammed Raşid Hz.'lerinin vefat etmeden önce yaptığı sohbet:
Veda Sohbeti

"Benim ümmetimin alimleri İsrailoğulları'nın peygamberleri gibidir."
Hadis-i Şerif

Ülkemizden Şahane Manzaralar

Ozon tabakası düzeliyor

Araştırmacılar, kimyasalların kullanımının azalmasına bağlı olarak, dünyanın koruyucu ozon tabakasındaki incelmenin düzelme işaretleri sergilediğini, ancak 1980 öncesi düzeyine ulaşmasının olanaklı olmadığını kaydetti .

Colorado Üniversitesi'nden Betsy Weatherhead, yaptığı açıklamada, soğutma gereçleri ve spreylerde kullanılmak üzere üretilen kloroflorokarbonların (CFC) neden olduğu ozon tabakasındaki incelmede düzelme işaretleri görüldüğünü belirterek, atmosferdeki klor düzeyinin azalmasına ozon tabakasının yanıt verdiğine ilişkin güvenlerinin oluştuğunu kaydetti. Weatherhead, bu iyileşmede Montreal Protokolü'nün etkisi olduğuna inandıklarını da belirtti.

Atasporumuz'da dünya ikincisi oldular

Guatemala’da sona eren Dünya Gençler Grekoromen Güreş Şampiyonası’nda gençlerimiz, rakiplerine minderleri dar etti.

4 altın ve 1 gümüş madalya kazanan gençlerimiz, güreşte yılın en başarılı sonucuna ulaştı. 66 kiloda Refik Ayvazoğlu, 74 kiloda Mehmet Ümit Bedel, 84 kiloda Cenk İldem ve 120 kiloda İsmail Güzel, altın madalya kazanırken, 60 kiloda Soner Sucu ise gümüş madalyada kaldı.

Türkiye toplamda 4 altın ve 1 gümüşle dünya ikinci oldu.

Üç Minare

Uzanmış üç minare,
Görünce düştüm nare,
Sırt çevirdim ağyare,
Elimi verdim Yare...

Üç minare güllüdür,
Gülleri bülbüllüdür,
Gelenler gönüllüdür,
Eller verilir Yare...

Üç minare bellidir,
Gelenler menzillidir,
Islanmış mendillidir,
Eller verilir Yare...

Üç minare nurludur,
Gidenler huzurludur,
Yolcusu sürurludur,
Eller verilir Yare...